Göz sağlığımızı etkileyen unsurlar içinde genetik faktörler ve kronik hastalıkların yanı sıra çok sayıda çevresel etmen de var.
Sağlıklı beslenme; başka pek çok konuda olduğu gibi göz sağlığı için de son derece önemlidir. Yeşil ve kırmızı meyveleri, süt ürünlerini, patatesi, havucu, baklagilleri, somon ile cevizi, bademle ve ayçiçeğini öğünlerinizden eksik etmemelisiniz. Gözlerinizi yoğun ışıktan korumalısınız. İster güzel bir plajın kumsalında, ister heyecanlı bir kayak tatilinde olun mutlaka uygun güneş gözlükleriyle aşırı UV ve kızılötesi ışınlara dikkat etmelisiniz.
Ailenizde göz tansiyonu veya sarı nokta hastalığı varsa 40 yaşından sonra yıllık düzenli kontrole gitmelisiniz. Sadece kaşımız gözümüzün rengi değil, hastalıklarımız da genetik mirasın bir ürünüdür.
Çalışma ortamınızda soft ton sarı aydınlatma kullanın. Şeker hastasıysanız ve/veya sporcuysanız göz dibi muayenesini ihmal etmemelisiniz. Eğer yoğun bir iş temposuna sahipseniz ve uzun saatler bilgisayar başında çalışmak zorundaysanız mutlaka belirli aralıklarla molalar verin. Bu aralıkları her saat başı olarak belirleyebilirsiniz. Tek yapmanız gereken uzun saatlerdir odaklandığınız bilgisayar ekranından uzaklaşarak ofiste uzak bir noktaya veya pencereden dışarı bakmak.
Eğer sigara içiyorsanız bir an önce bırakın. Zira sigaranın gözünün üzerindeki etkilerini saymakla bitmiyor. Sigara yaşa bağlı sarı nokta dejenerasyonun en önemli sebebi. Aynı zamanda katarakt oluşumunu hızlandırıyor ve gözlerinizi kurutuyor. Damar sertliği yaptığı için göz damarlarında tıkanıklığa yol açıyor.
Makyaj malzemelerini ortak kullanmayın. Göz nezlesi olarak bilinen konjonktivit; göz farı, göz kalemi ve rimel gibi başkasının makyaj malzemeleriyle geçebilir. Güneş ışınlarına çok sık maruz kalmak zamanla lensimizde koyulaşmaya, katarakta ve görme noktasında hassasiyete sebep olur. Güneş ışınlarının dik geldiği dönemlerde güneş gözlüğü kullanmalıyız.